Tarih: 14 Şubat 2023

“En hayati konu iletişim”

Acil durum yönetimi ve iletişimin, afet durumlarında hayat kurtarmada çok önemli bir rol oynadığına değinen akademisyenler, teknoloji ve iletişimdeki ilerlemenin erken uyarı sistemlerinde ve hızlı müdahalede yeni fırsatlara yol açtığını belirterek, resmi yardım operasyonlarının yanı sıra sivillerin gönüllü olarak yapabilecekleri eylemleri de görmenin önemli olduğuna vurgu yaptı.


Afet durumlarına ve bireylerin mevcut koşullarına ilişkin yararlı gerçek zamanlı verileri çıkarmak için sosyal medyanın kullanıldığını söyleyen Doç. Dr. Burcu Zeybek, “Afet olayı tespit edildikten sonra Twitter mesajları analiz edilerek tespit edilen olayla ilgili olanlar ayrıştırılır ve talepler ile gönüllü teklifleri toplanabilir. Çünkü resmi yardım operasyonlarının yanı sıra sivillerin gönüllü olarak yapabilecekleri eylemleri de görmek önemli. Bu tür gönüllü eylemlerin etkili olabilmesi için optimizasyona ihtiyaç var. Bu nedenle sosyal medyadan veri toplamanın ardından bir optimizasyon süreci gerekiyor” ifadelerini kullandı.


“Gönüllüler ve talep sahipleri en hızlı çözüm temelinde yönlendirilmeli”

“Toplanan veriler hem talepleri hem de gönüllü teklifleri, tedarik miktarlarını ve coğrafi konum verilerini içermelidir” diyen Doğuş Üniversitesi Öğr. Üyesi Doç. Dr. Burcu Zeybek, “Daha sonra, birkaç optimizasyon algoritması uygulamak ve gönüllüleri ve talep sahiplerini en hızlı çözüm temelinde yönlendirmek, gitmeleri gereken mesafeyi en aza indirmek ve karşılanan ihtiyaçların sayısını en üst düzeye çıkarmak mümkün olmalı” şeklinde konuştu.



“En hayati konu iletişim”

Acil durum yönetiminde en hayati olan konunun iletişim olduğunu vurgu yapan Doç. Dr. İlknur Doğu Öztürk ise, “Zamanında iletişim olmadan, sivillerin, kuruluşların ve kuruluşların mevcut koşullara hızlı bir şekilde yanıt vermesi oldukça zor. Mobil iletişim (GSM) için küresel sistemler için uydular veya mobil baz istasyonları kullanmak gibi yeterli düzeyde iletişim sağlamanın yolları var. İletişim kanalları olduğu sürece insanlar veri paylaşabilir. İnternetin afet zamanlarında işlevsel aracı ve acil durumu yansıtan değerli verileri paylaşmanın en iyi yolu olduğu da açık. Bu nedenle insanlar en çok sosyal medya uygulamalarını bilgi yayınlamak ve son durumu takip etmek için kullanıyor. Twitter ise en çok kullanılan sosyal medya uygulamaları arasında” diye konuştu.

“İnsansız hava araçlarının kullanılması önemli”

Öztürk, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Resmi kuruluşlar tarafından verilen sağlık, barınma, araştırma, kurtarma ve diğer hizmetlerin yanı sıra, afetin etkilerini azaltmak için siviller, gönüllüler ve sivil toplum kuruluşları tarafından yapılabilecek eylemler bulunuyor. Bunların sağladığı hizmetlerin etkili olabilmesi için organize edilmeleri ve optimize edilmeleri gerekiyor. Optimizasyon ve planlama, gerçek zamanlı verilere dayanmalı ve hızlı bir şekilde gerçekleştirilmeli. Acil durum yönetimi ile ilgili devam eden birçok çalışma var, halk kütüphanelerinin afetler sonrasında barınma, bağış ve eğlence ihtiyaçları için yerel güvenilir bilgi kaynağı olarak topluluklar tarafından sıklıkla kullanıldığı belirtiliyor. Verilerin güvenilmezliğinin bu alandaki en önemli sorun olduğunu söylemek yanlış olmaz. Acil durum koşullarını doğrulamak için insansız hava araçlarının (İHA'lar veya dronlar) kullanılması oldukça önemli. Çünkü bir felaketin ardından sınırlı kaynakları en verimli şekilde yönlendirmek için gerçeğin keşfi gerekli.”